Westminister Üniversitesi Mimarlık Fakültesi öğrencilerinden James Gardener, Londra'daki Thames Nehri üzerinde bir köprü için çizdiği projeyle daha şimdiden mimarlık literatürüne geçti. Suyun üzerinde havada kalan beyaz elementlerden oluşan proje sıradan bir köprü imajından çok uzakta. Hep alıştığımız statik köprüden çok uzakta olan köprü dalga ile hareket etme özelliğine de sahip. Yüksek Dalga Caddesi (High Tide Street) adı verilen bu konsept Londra'nın kuzeyinde Woolwich'ten güneyinde Silvertown'a kadar geniş bir ananlı kapsıyor. Araç trafiğine kapalı olacak konsept projenin içerisinde balık pazarı ve deniz konseptinin olduğu mağazalarda restoranlara kadar sosyal donatı alanlarıyla dolması planlanıyor. Bir anlamda nehrin üzerinde yapay bir ada köprü yapmayı hedefleyen bu proje Londra'ya yeni bir bakış açısı kazandırmaya hazırlanıyor.
20 Ağustos 2010 Cuma
Zaha Hadid, Viyana'nın kültürünü artıracak
Dünyaca ünlü mimar Zaha Hadid proje yaptığı her yere bir hareket kazandırıyor. Zaman zaman ünlü diğer mimarları arkasından sürüklüyor bazen de kentin ekonomik hayatına katkıda bulunuyor. Hadid'in en son projelerinden biri ise Viyana'daki kütüphane ve eğitim merkezi projesi. 28 bin metrekare alan üzerinde inşa edilecek proje adeta bir uzay üssünü andırıyor. Viyana Üniversitesi kampusu içinde yer alacak projede kütüphane ile eğitim merkezi birbirinden kesin çizgilerle ayrılıyor. Projenin giriş bölümünden itibaren ilk 4 katı eğitim merkezine ayrılırken adeta projeye sonradan eklenmiş gibi duran üst bölümlerin ise kütüphane olarak kullanılması planlanıyor. Mimaride keskin çizgiler ve hatlar da dikkat çekiyor.
Kahire'nin izole apartmanları
Mısır'ın başkenti Kahire'nin şimdiye kadar pekçok lüks proje ile gündeme geldi. Ancak lüks bir emlak projesiyle ilk defa gündeme geliyor. Nabil Gholam Mimarlık tarafından hazırlanan Cairo Eastown rezidans projesi aynı zamanda şehrin en yeşil projelerinden biri olması açısından da önem taşıyor. İzole yaşam fikarinden yola çıkan projedek onut sahiplerinin balkon ya da teras gibi açık alanlarda birbirini görmeyeceği şekilde tasarlanan dış mimaride katlar arası geçişler ve girintili çıkıntılı mimari de projeye farklı bir anlam kazandırıyor. Bunun yanı sıra her bir apartman bloğu da birbirinden farklı özellik taşıyor. Ancak tüm dairelerin ortak özelliği yeşil bir ortak alana bakıyor olması. Binanın arka tarafından kalan binalar ise palmiye ağaçları ve projenin dış mimarisnde yer verilen iç bahçelerle sayesinde otoyoldan izole edildi.
Moğol halk danslarından esinlenilerek yapıldı
Bir teması ve mimari bir bakış açısı olan projeler artık sadece dünyanın gelişmiş ve gelişmekte olan değil gelişmemiş ülkelerinde de yer buluyor. Moğolistan'ın güneybatısında yer alan Kaokaoshina bölgesindeki Ordos şehrinde Cannon Mimarlık tarafından hayata geçirilen proje ile bölgeni turistik bir merkez haline getirilmesi hedefleniyor. İçerisinde konutların yanı sıra konser salonu, restoran, hastane gibi imkanların da bulunacağı proje şehrin bir sembolü haline gelecek. Moğolistan'ın yurtdışına açacak ilk proje olacak olan Ordos, geleneksel Çin halk danslarındaki kol hareketlerinden esinlenerek
Ortadoğu'nun parlayan yıldızı olacak
Orta Doğu'nun parlayan yıldızı Abu Dabi'de Omiros One Mimarlık tarafından yapılan The Yas Island projesi çölün kenarındaki en renkli projelerden biri olacağa benziyor. İçerisinde F1 konseptli bir binanın da yer alacağı projenin mimarı Omiros Emmanouilides projeyi 'dinamik ve akıcı formların hakim olduğu bir yapı' olarak tanımlıyor. İçerisinde 5 yıldızlı bir yat kulübü, restoran, bar ve sosyal ve eğlence alanlarını yanı sıra 45 metrelik bir gözetleme kulesi de bulunan YAS projesi Ortadoğu'nun en lüks marina projelerinden biri de olmayı hedefliyor. 2009 yılı Ekim ayında tamamlanan projenin dışarıdan en ilgi çeken yanı ise kristal LED ışıklarıyla aydınlatması. Proje bu kasım ayından itibaren ise F1, Grand Prix, gibi büyük organizasyonlara da ev sahipliği yapacak. .
15 Ağustos 2010 Pazar
Sidney'in dikey botanik bahçesi
Fransızların dünyaca ünlü mimarı Jean Nouvel'in Sidney'de tasarladığı One Central Park projesi oldukça ses getireceğe benziyor. Aslında 2008 yılında tasarlanan proje krize takılmış bu nedenle hayata geçirilememişti.Şimdi ise krizden çıkışım sinyallerinin görülmesi ile beraber yeniden planlamaya alındı. 600 milyon Avusturya dolarına mal olacak proje biri 16 diğer 33 olmak üzere iki kuleden oluşacak. Nouvel'in Sidney'in merkezindeki sınırlı arazi kullanımını dikkate alarak hayata geçirdiği projede geniş ve yatay bir bahçe yerine iki kuleden oluşan binayı adeta dikey ir botanik bahçeye çevirerek yer kazanıyor. Mart 2010'dan beri planlanan aşamasında olan projeye bu aralık ayından itibaren başlanacak.
Ron Arad'ın yeni eseri
İsrail'in en ünlü mimarlarından Ron Arad tarafından Tel Aviv'in en lüks caddelerinden Ha Yarkon Caddesi üzerinde yapılan rezidans projesi son dönemde herkesin ilgisini çekiyor İnşaat çalışmalarına bu yıl başlanması planlanan projede .154 Ha Yarkon Caddesi'nin köşesindeL şeklinde bir mimariden temel alıyor. Teras ve balkonlarından denize bakan bir konumda hayata geçirilen proje aslında 2006 yılında planlandı . Ancak şehrin bu en lüks projesi ancak bu yıldan itibaren hayata geçirilecek. 1100 metrekarelik bir alan üzerinde hayata geçirilecek projede en alt kattaki dairelerin bile deniz manzarasına sahip olabileceği şekilde tasarlandı.
River Mersey Liverpool'ü dünyaya tanıtacak
İngiltere en büyük kentsel planlama projelerinden birine hazırlanıyor. Liverpool şehrini dünya mimarlarının gündemine getirmesi hedeflenen River Mersey projesi 4.5 milyar dolar yatırımla hayata geçirilecek. Mersey Nehri'nin etrafından 1.7 milyon metrekare alan üzerinde hayata geçirilmesi planlanan proje 14 bin konuttan oluşacak ve inşaat aşamasında 20 bin kişiye istihdam yaratacak. Şehrin ve ülkenin en büyük projelerinden biri olacak proje 30 yıl boyunca belli aralıklarla devam edecek. 2011 yılında yapımına başlanacak projede konutlar, ofis binaları , otel, perakende alanları, eğitim ve eğlenme merkezlerini kapsayan çok geniş bir alana yayılacak. Projede 400 bin metrekare ofis alanı, 60 bin metrekare perakende alanları, 38 bin metrekare otel ve konferans salonu ile 100 bin metrekare kültür, eğitim ve eğlence alanları yer alacak.
Keskin iklim geçişlerine göre tasarlandı
Çin'in Jiangsu bölgesindeki Nanjing Tıp Fakültesi bu günlerde tıp alanında olduğu kadar mimari alanda da bir yeniliğe ev sahipliği yapmaya hazırlanıyor. Building Design Partnership (BDP) şirketi tarafından hayata geçirilen proje 70 bin metrekarelik geniş bir alana yayılacak. Öğretim ve araştırma olmak üzere iki ayrı bölüme ayrılacak binada ayrıca tıp müzesi de yer alacak. Göl kenarında yer alan üniversitenin dizaynında en önem verilen ayrıntı ise bölgenin karakteristik keskin iklim değişikliklerini göze alınarak yapıldı. Bunaltıcı yazlardan bir anda yaz tayfunlarına geçebilen hava koşullarına uygun olarak tasarlandı.
Bangladeş'in ilk yeşil apartmanı
Dünyadaki mimari gelişimlerden tüm ülkeler nasibini alıyor. Bangladeş'in Daka kendi de son mimari gelişimler, yakından takip edenler arasında geliyor. Oli Mahmud Mimarlık tarafından ülkenin en yeşil projelerinden biri olarak görülen bu proje kentin en seçkin mekanlarından Pallabai'de hayata geçiriliyor. Bangladeşlileri ilk defa ekolojik kriterlere uygun proje ile tanıştıracak olan bu apartman toplam 10 kattan oluşan butik bir yapıda olacak. Binanın en temel dizayn dinamikleri dikey yapıda olması ile balkonlarda yer verilen yeşil ayrıntılarda gizli. 2009 yılının Kasım ayında inşaatı başlanan apartman 2011 yılının sonunda tamlanarak Bangladeş'i ilk yeşil apartmanına kavuşturacak.
11 Ağustos 2010 Çarşamba
Çatısı şemyiseden bambu ev
Kuzey Avrupa ülkelerinin şehirleri gittikçe dikey şehirler haline geliyor. Hollanda'nın eski liman bölgelerinden bir zamanlar milyonlarca Hollanda'lını gemilerle Amerika'ya göç ettiği Wilhelminapier'da yapılan proje birbirinden bazğımsız ve her biri farklı bir projeyi andıran 5 binadna meydana geliyor. 5 projenin de dikey bina olarak çizildiği De Rotterdam adını taşıyan proje, 5 yıldızlı otel, rezidans ve ofisten meydana geliyor. OMA Development isimli şirket tarafından hayata geçirilen proje 150 metre uzunluğundaki binalardan oluşuyor.
Kuzey'in dikey şehirleri
Kuzey Avrupa ülkelerinin şehirleri gittikçe dikey şehirler haline geliyor. Hollanda'nın eski liman bölgelerinden bir zamanlar milyonlarca Hollanda'lını gemilerle Amerika'ya göç ettiği Wilhelminapier'da yapılan proje birbirinden bazğımsız ve her biri farklı bir projeyi andıran 5 binadna meydana geliyor. 5 projenin de dikey bina olarak çizildiği De Rotterdam adını taşıyan proje, 5 yıldızlı otel, rezidans ve ofisten meydana geliyor. OMA Development isimli şirket tarafından hayata geçirilen proje 150 metre uzunluğundaki binalardan oluşuyor.
Çatısında yürünen müze
Danimarka merkezli mimarlık şirketi BIG v e Fugere Mimarlık ortaklı ile yapılan Quebec Güzel Sanatlar Müzesi sadece dik çatısı ile değil fonksiyonel özelliği ile de dikkat çekiyor. Yeşil bir alanda inşa edilen projede mimarlar doğadan çalmamak ve insanların yürüyüş yollarını tıkayacak bir proje yapmamak için müzesini çatısını da yürüyüşe açtılar! Projenin en fonksiyonel özelliklerinden biri de dev camları ile projenin güneş enerjisinden maksimum derecede yararlanmasına imkan sağlaması.
Kibrit kutusundan evler yapmak
Amsterdam'da Allard Mimarlık tarafından yapılan 11 ofis binasının yer aldığı Matchbox (Kibrit Kutusu) projesi aslında çok basit bir anlayıştan yola çıkarak tasarlandı. Projnin mimarları ellerine aldıkları kibrit kutularını üst üste yerleştirdi. Sonra da onları sıktıklarında oluşa düzensiz kutucuklar Matchbox projesinin temellerini oluşturdu. Tamamlandığında eğlenceli bir ofis binası olması planlanan projenin indeki bahçeleri binanın çevre ile uyumunu sağlıyor.
Deniz kabuğunda tedavi
Deniz kabuğundan esinlenerek yapılan Tayvan'daki Hastalık Araştırmaları Laboratuvar binası Nautilus Shell adını taşıyor. Daha önce eğitim merkezleri, hastanelerdeki kullanılan yaratıcı mimari bakış Tayvan'da ilk kez bir labaratuvarda ele alındı. Binanın dış cephesinde DNA'nın dört sembolünü çağrıştıran şekillere yer verilirdi. Arcı Architecht Design ve mimar Manfredi Nicoletti tarafından tasarlanan ikiz deniz kabukları her ne kadar dışarıdan belli olmasa da yeşil bina kriterleriyle donatıldı.
Geometrik şapel
İspanya merkezli Sancho-Madridejos Architecture Office (S-M.A.O.) tarafından yapılan Valleaceron bölgesindeki şapel geometrik şekillerden aldığı formla dini mekanlara farklı bir boyut kazandırıyor. Coğrafya ile ters orantılı bir şekilde tasarlanan ve keskin geometrik hatlarıyla dikkat çeken mimari farklı mimari anlayışlara cevap veriyor. Üçgen formlarıyla dikkat çeken şapel dünyadaki en ilginç dini mekan tasarımlarından biri olacak.
Kahire'nin Taş Kuleleri
Gün geçmiyor ki dünyaca ünlü mimar Zaha Hadid, yine çok güzel olmuş dedirtecek bu proje yapmasın. Artık bir mimardan çok bir makine gibi çalışan ve dünyanın her yerine bir eser kazandıran Hadid, Kahire'de ise Taş Kuleler (Stone Tower) adı verilen bir projeye başladı. 525 bin metrekare ofis ve perakende alanından oluşacak proje adını Kahir'deki Taş Park bölgesinden mimarisini ise taş anıtlara benzeyen bir görünümden alıyor. İçinde 5 yıldızlı bir iş oteli ve otelin hizmet verebileceği rezidans dairelerin de yer alacak.
Floransa'da sanata dost köprü
Köprü kavramı giderek şekil değiştiriyor. Floransa ise yayaların adeta eski şehir duvarlarının moderne edilmiş halini yansıtan köprüyü üstünde sosyalleştirdiği unsurlar ile farklı bir boyuta taşıdı. İtalyan OFL Mimarlık tarafından yapılan ve 'Geçici' Körpü'(Instant Bridge) adı verilen yapı altından insanların karşı caddeye geçmesine imkan verirken üst katlarında çeşitli sergilere ev sahipliği yapmayı planlıyor. Köprü mimarisini kültürel mimari ile karıştıran bu yaklaşım farklı bir bakış açısı da kazandıracak. 45 metre yüksekliğinde ve 14 kattan oluşan Anlık Köprü güneş enerjisini biriktirerek depolayacak ve yeşil bina kategorisinde de yer alacak. Köprüyü meydana getiren unsurlar ise kullanılmayan tren raylarını geri dönüşüm ile kazandırılmasından oluşturularak üç boyutlu bir hale getirildi.
Beyrut'un terasları
Beyrut'un son dönemde en çok konuşulan konut projelerinden biri haline gelen Beyrut Terraces projesi şehirde bir rezidans tarzı yaşama ev sahipliği yapmaya hazırlanıyor. İsveçli Duo herzog & de meuron tarafından yapılan proje ülkenin başkentte hayata geçiriliyor. Ülkede yapılan yabancı tasarım projelerinden biri olan proje Beyrut'un geleneksel yaşam tarı ile modern şehir hayatını birleştirecek. 130 rezidanstan oluşacak proje farklılaştırılan yaşam alanları ve lüks apartman kavramını şehre taşıyacak.
İtalyan mimar Yunanistan'ın 'uyuyan dev'ini uyandıracak
Ekonomik krizle savaşan Yunanistan'ın başkenti Atina'da inşa edilen 'Piraeus Tower' projesi son günlerde protesto görüntüleri ile akıllara gelen şehre renkli bir görünüm kazandırmayı hedefliyor. İtalyan mimar Marco Acerbis tarafından tasarlanan proje mevcut bir i,ş merkezine yeni görünüm kazandırma fikrinden yola çıkılarak hazırlandı. Uluslar arası yarışmada birinci gelen İtalyan mimar ise 30 yıldan bu yana kullanılan 22 katlı binaya ilk olarak renkli bir görünüm kazandırarak işe başladı. Uyuyan ev olarak da adlandırılan 84 metre uzunluğundaki bina Dupont gibi farklı materyallerden kaplamalarla da bir ilk oluşturacak. Çevre ve enerji maliyetlerini de düşünen mimar binaya renkli 'güneş şemsiye"leri ile kapladı. Güneşin konumuna göre açılıp kapanan şemsiyeler binanın dışında hareketli ve renkli bir görüntü oluşturuyor.
Bu 'Kirpi' İran'ı mimaride uluslarası arenaya çıkaracak
Hong Kong'lu Cheungvogl Mimarlık tarafından tasarlanan Kirpi adı verilen proje İran'ın başkenti Tahran'ı mimari alanda da uluslar arası arenaya çıkaracak ilk proje olacak. Karma kullanımlı bir proje olan Kirpi'de binanın dışı yumuşak abajurlar ve parlayan PVC ile kaplandı. Direk güneş ışınlarına karşı koruma kalkanı oluşturacak olan dış cephe özellikle de İran gibi sıcak iklimin hakim olduğu bölgede bir alternatif olarak ele alınacak. Projede ayrıca yağmur sularını toplayıp depolayacak bir sistem de bulunuyor.
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)