Avustralya'nın en yükseği olacak

Australia 108 adını taşıyan yapı 646 rezidans dairesi ile 288 odalı 6 yıldızlı bir otelden oluşacak.
Projenin yapımı 2018'de tamamlanacak.

Avustralya’nın en yüksek binası olacak yapı geçtiğimiz aylarda basına tanıtıldı. Australia 108 adını taşıyan proje 388 metre yüksekliğinde olacak. Dünyanın en yüksek binaları arasında yer almasa da Melbourne’ün en yüksek binası olacak yapı, şehrin şimdilik en yüksek binası olan Eureka Tower referans alınarak yapılıyor.

 Projenin mimarı Fender Katsalidis Mimarlık aynı zamanda altın kubbesi ile dünyanın en ilgi çeken binalarından olan Eureka Towers’ın da mimarlarından. 2018 yılında yapımı tamamlanacak olan Australia 108 binası 646 apartman dairesi ve 288 odalı 6 yıldızlı bir otelden meydana gelecek. Perakende alanları ve ticari alanlara da yer verilecek olan projenin Melbourne’ün ikonik binalarından biri olması hedefleniyor. Dikey bir kule olarak tasarlanan yapının mimari olarak en ilgi çeken bölümü ise çatı katlarına yakın bir bölümde 4-5 kat olarak yer verilen yıldız şeklindeki yatay çıkıntılarla hareket kazandırılıyor.

Çölde teknoloji fırtınası

Kocaman bir küre şeklini andıran bu yapı Dubai'nin en ilginç binalarından biri olacağa benziyor

 Bilim kurgu filmlerindeki süper binaları andıran bu yapı Dubai’nin serbest ticaret bölgesi Jebel Ali’de hayata geçiriliyor. Technosphere adını taşıyan projenin konsepti James Law Cybertecture Mimarlık şirketi tarafından tasarlandı. Sadece görünümü ile değil fonksiyonel özelliğiyle de yapı doğa ve teknoloji arasında bir bağ kuruyor. Yapı Dubai gibi sıcak bir bölgede yer alması nedeniyle güneş enerjisinden kendi elektirğine üretmesinin yanı sıra nefes alan bir bina olarak tasarlandı. Üst katlardaki gökyüzü terasları sadece oterl ve ofislerde yaşayanların hava alması için değil aynı zamanda iklime uygun olarak yetiştirilen bitkilere bir oksijen kaynağı olarak da planlandı.

Proje etrafındaki arıtma suyu tesisleri ise daha az tüketim ve daha çok dönüşümü tetikliyor. Tüm bu unsurlarla Teknosphre sürdürülebilir bina olarak öne çıkıyor. Projenin çelik çatısı ve cam ve çelikten oluşan dış cephesi kadar yuvarlak şekli de dikkat çekiyor. Binanın ofis ve otel olarak kullanılan bölümlerindeki dıi cephesinde enerji tasarrufu ve akustik performansın sağlanması için örümcek adı verilen daha az güneş ışığı geçiren sistemler kullanıldı. Podyum kısmı ise daha fazla güneş ışığı geçiren ve daha aydınlık olması için örümcek cepheler kullanılmadı.

 

 

 

Ofislerde kaktüs modası

Kaktüs şeklinden esinlenerek yapılan Çin'deki Greenland Plaza Asya Pasifik Mimari ödüllerimde 'En iyi mimari proje' ödülünün sahibi oldu.

Dünyanın en büyük mimarlık şirketlerinden The Skidmore Owings & Merrill LLP (SOM) Çin’de devasa bir projeye başladı. Zhengzhou bölgesinde yapılan Greenland Plaza’nın yapımı tamamlandı ve ilk olarak ofis sahipleri projeyi deneyimleme şansı buldu. 60 kat ve 919 metrelik yüksekliğiyle bölgenin en yüksek yapısı olan Greenland Plaza, ofisler dışında rezidanslardan oluşuyor. Toplam 259 bin metrekare satılabilir alanı bulunan yapıda ayrıca 414 odalı bir beş yıldızlı otel de bulunuyor.

Dış görünümü değişiyor



Perde duvarlar kapandığında bina alüminyum cepheli oluyor.
Açıldığında ise cam dış cephenin ağırlıkta olduğu
bir görünüme kavuşuyor

Dışı açık renkli alümünyum cepheden oluşan yapıda ışığın yansımaması için de bir takım önlemler alındı. Yüksek tavanlı dairelerin aşırı güneş ışığına maruz kalmaması için 1-2 metre yüksekliğinde dışarıdan korucuyu duvar perdeler örüldü. Bu duvar perdeler ev veya ofis sakinlerinin oturdukları yere ve görüş açılarına göre ayarlanabiliyor. Bu ayarlamalara göre ise binanın dış cephesinin görünümü değişiklik gösteriyor. Örneğin tüm perde duvarlar ışıktan korunmak için kapatıldığında tamamen alümünyum cepheli bir bina görünümü oluşuyor. Gündüz perde duvarlar açıldığında ise cam cephelerin ağırlıkta olduğu bir binaya dönüşüyor. Klasik bir yüksek ofis binası görünümündeki bina formunu ise kaktüs çiçeğinden alıyor. Ancak bu form 21 yüzyıl mimarisine göre daha modern bir forma kavuşuyor. Proje bu özellikleriyle Asya Pasifik Gayrimenkul Ödüllerinden ‘En iyi mimari proje’ ödülünün sahibi oldu. İnovatif duvar perdeler ise Mimari İnovasyon alanında ödüle layık görüldü.

 

 

Çin, Komşu'nun Agora'sını da kopyalayacak

Herşeyi kopyalayan Çinliler, Yunan geleneğindeki ‘agora’ kültürüne de el uzattı. Üstelik Çin’in Xinyin Eyaletine bağlı Taipei’de yapılan ve Agora adını taşıyan proje aslında bildiğimiz 'agora' anlayışından uzakta. Ancak onun modernize edilmiş ve biraz değiştirilmiş hali olarak hem de bir dikey yapıda hayat buluyor. Vincent Callebaut Mimarlık tarafından yapılan Agora Garden projesi 100 metre yüksekliğinde. Burgu kule tarzında tasarlanan projenin dış cephesine yerleştirilen dikey bahçeler projeye hareket katıyor. 42 bin 335 metrekare kullanım alanına sahip olacak ve rezidanslardan oluşacak Agora Garden, şehrin en ekolojik projelerinden biri olacak.

 

90 derecelik bir açıyla dönen dış cephe daha inşaat aşamasında bile dikkat çekiyor. Projenin doğu-batı ve kuzey-güney cephelerinden görünüşleri de birbirinden farklı. Örneğin doğu-batı cephesinde duranlar binayı paralel kenarlı bir piramid gibi algılıyor. Kuzey-güney cephesinden ise ters piramid görüntüsü hakim. Mimari ofisteki yetkililer “Bu ne tek bir kule ne de ikiz kule. Helenozik kulelerin bir merkez etrafında dönerek tepede buluştuğu bir yapı” şeklinde  tanımlıyor. Projenin dış cephesindeki yeşillik dev ağaçlardan oluşuyor. 100 metre yükseklikte bile rüzgar ve hava koşullarından etkilenmeyen büyük bitkiler kullanılıyor. Yeşil bina kriterlerine göre Leed Gold sertifikasına sahip olacak binada her biri 540 metrekare büyüklüğünde 40 lüks rezidans yer alacak. Proje, 2016 yılında tamamlanacak.

 

 

Kuzey Irak'ın olimpik stadı

ABD'li DOS Architects tarafından hazırlanan proje 2013 sonunda devreye girecek

Kuzey Irak’ın başkenti Erbil yeniden inşa ediliyor. Bu süreçte altyapı yatırımlarından konuta, hastaneden sosyal ve spor tesislerine kadar birçok yatırım dünyaca ünlü mimarlar tarafından çiziliyor. ABD’li DOS Architects Erbil’de yapılacak Olimpik Yüzme Havuzu projesi için açılan yarışmadan galip çıkarak şehre yeni bir çehre kazandıracak bir proje hazırladı. Bir balığın morfolojisi örnek alınarak hazırlanan mimari tasarım Kuzey Irak’lı yetkililer tarafından da beğenildi. Havuz,başlangış ve bitiş noktalarında birbirini kesen iki element üzerinde oturan projenin ortasında konumlandırıldı. Mimarinin dış cephesine ise ise ahşap ve oval formlarla esneklik kazandırıldı. Havadan bakıldığında bir yaprak formunu da andıran yapının tavanında da çelik ve cam kullanıldı. Böylece  maksimum seviyede güneş alabilmesi sağlandı. 2 bin kişi izleme kapasitesine sahip olan projenin inşaasına bu yıl içinde başlanacak. Kuzey Irak’ın ilk yüzme havuzu ve ilk spor tesisis olacak yatırımın 2013 sona ermeden devreye girmesi hedefleniyor.